Breaking News
recent

Barış Manço Kimdir ? Hayatı ve Albümleri

Barış Manço, Türk Rock müziğinin öncüsüdür. 2 Ocak 1943 yılında İsmail Hakkı Manço ve Rikkat Yanık çiftinin 4 çocuğundan ikincisi olarak İstanbul Üsküdar’da dünyaya gelmiştir.
Barış Manço doğduğunda II. Dünya Savaşı henüz bitmemişti. Savaşın da etkisini hissettirdiği zor dönemlerdi. Barış Manço’dan iki yıl önce doğan çocuklarına Savaş ismini veren aile, bu sefer barışı getirmesi adına Barış ismini verdiler. Barış Manço, belki de bu sebeple bütün dünya çocuklarını sevgi ile birleştirmekteydi.

Barış Manço’nun Gençlik Yılları

Ailenin kökeninde göç etmek vardı. İstanbul’un fethinden sonra Konya’dan Selanik’e göç eden aile, savaş sırasında yaşadıklarıyla da I. Dünya Savaşı zamanında İstanbul’a geldiler. Barış 3 yaşındayken annesi ve babası ayrılınca babasıyla yaşamaya başladı. Babasıyla çok sık ev değiştiriyorlardı. Cihangir, Üsküdar, Kadıköy derken bir süreliğine yolları Ankara’ya bile düştü. Bu sebeple eğitim hayatı boyunca da hep okul değiştirdi.


Barış’ın annesi Rikkat Uyanık, Devlet Konservatuarı Klasik Türk Sanat Müziği sanatçısı, hocası ve aynı zamanda yazardı. Konservatuvardaki çalışmaları sırasında Zeki Müren’in de hocalığını yapmıştı. Bu sıralarda Barış ile birlikte TV programlarına katılarak şarkı söylüyordu. Barış annesinden ve onun çevresinden müziğe aşık oluyordu.



Barış Manço’nun Okul Yılları


Barış, Galatasaray Lisesi orta bölümüne kayıtlıydı. 1957 yılında amatör olarak başlayan müzik ilgisi ile 1958’de ilk grubu Kafadarlar’ı kurdu. Grup kadrosuyla Rock’n Roll kavırları yapıyordu. Barış Manço da bu dönemde ilk bestesi Dream Girl’i yaptı. Hatta bu besteyle Ankara’da küçük bir ödül dahi kazandı.
Barış Manço Grafson şirketinden üç tane 45’lik çıkardı. Liseden sonra Barış, öğrenimini Belçika’da devam ettirmek isteyince Harmoniler grubu dağıldı. Bu grubun kaydettiği iki türkü, ”Kızılcıklar Oldu mu?” ve ”Urfa’nın Etrafı Dumanlı Dağlar” yıllar sonra yayınlandı.
Barış, 1963’te yüksek öğrenim görmek için Belçika Kraliyet Akademisi’ne gitti. Ancak bir hayali vardı ve Belçika’ya varmadan önce kara yoluyla Fransa’nın başkenti Paris’e gitti. Daha önceden bağlantı kurduğu ünlü şarkıcı Henry Salvador ile buluştu. Ancak Henry, Barış’ın Fransızcasını ve fazla kilosundan kaynaklı dış görüntüsünü yetersiz buldu.
Barış, Henry Salvador ile anlaşamadı ve Belçika’ya döndü. Abisi Savaş da buradaydı. Resim, grafik ve iç mimarlık eğitimi gördü. Okuldan arta kalan zamanlarında da garsonluk, otomobil bakıcılığı gibi işlerde çalışıyordu.

1965 yılının Ocak ayı içerisinde Paris’te sahne alarak, kendi bestesi olan Babysitter ve Fransızca, İngilizce şarkılar okumuş. Bu sahne performansını da Henry Salvador’un tebrikleri ile tamamlamıştır. Barış Manço tarafından her şey iyi giderken bir Fransız sanatçı, onun aksanını beğenmediğini söyledi. Ve plağının çalınmasını yasakladı. Bu olay Barış Manço’yu oldukça sarsmıştı.
Olympia’da verdiği konser sırasında tanıştığı Belçikalı grup Les Mistigris ile çalmaya başladı. Hatta gruplarının söz yazarı Andre Soulac ile MANLAC prodüksiyon şirketini kurdular. Artık konser turnelerine çıkıyordu Barış Manço.
Fransa, Belçika, Çekoslovakya. Almanya derken birçok ülkede Les Mistigris olarak konser veriyorlardı. Giderek hırslanan, hırslandıkça da daha çok çalışan Barış Manço, Les Mistigris grubu dahilinde Sahibinin Sesi şirketiyle birinde kendi besteleri, diğerinde ise iki türkü yorumunun olduğu iki 45’lik çıkardı.
Barış Manço, Hollanda geçirdiği bir kaza sonrasında dudağında bir yara meydana gelmişti. Bu sebepten onu hafızamıza kazıyan bıyıklarını bırakmaya başlamıştır. Barış Manço, vize sorunları yaşadığından dolayı grup ile yollarını ayırmak zorunda kalmıştı. 1969 yılının Haziran ayında ise Belçika Kraliyet Akademisi’ni birincilikle bitirmiş ve İstanbul’a dönmüştür.
 Fransa, Belçika, Çekoslovakya. Almanya derken birçok ülkede Les Mistigris olarak konser veriyorlardı. Giderek hırslanan, hırslandıkça da daha çok çalışan Barış Manço, Les Mistigris grubu dahilinde Sahibinin Sesi şirketiyle birinde kendi besteleri, diğerinde ise iki türkü yorumunun olduğu iki 45’lik çıkardı.
Barış Manço, Hollanda geçirdiği bir kaza sonrasında dudağında bir yara meydana gelmişti. Bu sebepten onu hafızamıza kazıyan bıyıklarını bırakmaya başlamıştır. Barış Manço, vize sorunları yaşadığından dolayı grup ile yollarını ayırmak zorunda kalmıştı. 1969 yılının Haziran ayında ise Belçika Kraliyet Akademisi’ni birincilikle bitirmiş ve İstanbul’a dönmüştür.
İstanbul’a geldikten hemen sonra Kaygısızlar grubuna katılmıştır. Gruptaki genç gitaristler ise, Mazhar Alanson ve Fuat Güner’di. Hatta Barış Manço’nun en iyi hitlerinden birisi olan Kol Düğmelerini de bu grup yapacaktı. Bu grup ile birlikte Bebek, Kağızman gibi türküleri yorumlamış, bir yandan da İngilizce şarkılar söylüyorlardı.
Kasım 1970’te o güne kadar sürekli Batı enstrümanlarını kullanan Barış Manço, bu kez farklı bir şey denedi ve notalarını Kemençe sanatçısı Cüneyd Orhon’un yazdığı Dağlar Dağlar’ı seslendirdi. Barış Manço’nun gitarı ve kemençeyle buluşan bu türkü, Barış Manço müzik tarzının da başlangıcı oldu.
Bu türkü ile plağı 700.000’den fazla sattı ve Barış Manço hayatındaki tek Platin Plak Ödülü’nü işte o zaman kazandı. Ödülünü Nisan 1971 İstanbul Fitaş Sineması’ndaki konseri sırasında oyuncu Öztürk Serengil vermiştir.
Sonrasında Barış Manço Moğollar grubu ile birleşti. Türk müziği ile Avrupa’da ünlü olmak istiyordu. Manchomongol’un ilk Türkiye konseri Barış Manço’nun Platin Plak Ödül töreninin yapıldığı Fitaş Sineması’ndaki konserdi. Sadece bir ay içinde bugün hala dilimize dolanan türküler kaydettiler.
Bunlardan ”İşte Hendek İşte Deve” tıpkı Dağlar Dağlar gibi çok ilgi çekti ve artık Barış Manço klasiklerindendi. Ancak sağlık problemleri ve birtakım anlaşmazlıklar sebebi ile grup dağıldı.

1971 -1972 senesinde Barış Manço yedek subaylığa hak kazandı. Ve askere gitmeden önce Kurtalan Ekspres’i kurdu. Kurtalan Ekspres adını İstanbul’dan Güneydoğu’ya giden trenden alıyordu.
Barış, Mayıs 1972’de grupla stüdyoya girerek ”Ölüm Allah’ın Emri” ve ”Gamzedeyim Deva Bulmam’ı” kaydetti. Bu şarkıların yer aldığı plağı da yayınladıktan sonra gönlü rahat bir şekilde ancak kafasında yarım kalmış birçok projeyle askere gitti.

İlk Video Klip Serüveni

İlk video klibini hey Koca Topçu şarkısı için yine bu dönemlerde çektiler. Kurtalan Ekspres grubu olarak çektikleri klip ilgi çekmişti. Artık 1970’lerin ortalarına geldiğimizde Cem Kara solun, Barış Manço ise sağın sembolü olarak tanınıyordu.
Ancak Barış Manço konserlerindeki Bozkurt işaretlerine karşı durarak müziklerinin herkes için olduğunu vurgulamak adına, Hey Koca Topçu’yu sol yumruğunu kaldırarak söylüyordu.
1976’da Kurtalan Ekspres’ten Özkan Uğur’un ayrılmasından sonra bir çatırdama başladı ve bilindik senaryo devreye girdi. Birileri gitti, birileri geldi, ama grup dağılmadı. Grup ile birlikte Londra’da Türkçe ve İngilizce konserler veriyordu.
Konserden sonra karaciğer enfeksiyonu geçirdi ve karın boşluğunda bağırsağına yapışan bir tümör nedeniyle Belçika’da ameliyat oldu. Sağlık problemleri ne yazık ki onu bir süre müzikten uzakta bırakacaktı.

Barış Manço’nun Televizyon Projeleri

1978 yılında Türkiye’ye gelerek altı ay üzerinde çalışmış olduğu albümü piyasaya sürmüştür. Bugün hala dinlemeye doyamadığımız Aynalı Kemer, Hal-Hal, Arkadaşım Eşek gibi harika şarkılara imza atmıştı. 1979 yılında yılın en iyi erkek sanatçısı ödülünün sahibi olan Barış Manço, 1983 yılındaki Eurovision yarışmasında katıldığı Kazma isimli şarkı ile ön elemeyi geçememişti. Ancak bu şarkıya plak yaptığında, durum oradakinden farklı olmuştur.
Barış Manço, televizyonlarda da bizleri hep güldürmeyi ve kendini sevdirmeyi başarmıştı. TRT 1 kanalındaki projesini gerçekleştirmek adına “Barış Manço ile 7’den 77″ye isimli programı 1988 yılında başlamış oldu. Program, özellikle 1990 kuşağı çocukların oldukça ilgisini çekmiş ve sevilmişti.
Barış Manço, yaklaşık 150 farklı ülkeyi gezerek bizlere de sevdirmişti. Sonrasında Adam Olacak Çocuk, İkinci Kahvaltı, Dönence ve Dere Tepe Türkiye isimli programları ile de yetişkinler ile buluşmuştu


Barış Manço’nun Ölümü

Barış Manço 31 Ocak 1999 tarihinde Moda’daki evinde kalp krizi geçirerek öldü. Devlet sanatçısı ünvanına sahip olan Barış Abimize, ona yakışır bir tören yapıldı.
3 Şubat 1999 tarihinde üzerinde Galatasaray bayrağı da bulunan Türk bayrağına sarılı tabutu Atatürk Kültür Merkezi’ne getirildi ve bir tören yapıldı. Kanlıca Mihrimah Sultan Mezarlığı’nda toprağa verildi. Mezarına ”Gesi Bağları” yorumundan sebep Kayseri Gesi beldesinden getirilen topraktan atıldı.
Ölümünden sonra yaşadığı köşkü, müze haline getirilmiştir. Bu müzede hala daha Barış Abi’nin kişisel eşyaları sergilenmekte olup, şarkıları ile onu yaşatmaya devam etmektedir.

ALLAH MEKANINI CENNET EYLESİN RUHU ŞAD OLSUN 

Editör : BİLGE 

1 yorum:

Karınca dedi ki...

Hani usta bir şairin

Bir tek ülke istiyorum adı "Dünya"
Bir tek ırk istiyorum adı "İnsan"
Bir tek kaynak istiyorum adı Sevgi.

Dizelerinin vücut bulmuş hali bir sanatçı, kamil bir insan. Huzur içinde yatsın.

Blogger tarafından desteklenmektedir.